Temiz Magazin
04 Aralık 2025

27 yıllık tecrübesiyle Seyhan ERDAĞ yönetiminde sadece Temiz Magazin!

ASTROLOG SEMA SİDAR'LA YENİ HAFTA: Merkür ve Jüpiter Yengeç Burcu'na geçiyor. Etkileri çok güçlü!

Astroloji
08 Haziran 2025
ASTROLOG SEMA SİDAR'LA YENİ HAFTA: Merkür ve Jüpiter Yengeç Burcu'na geçiyor. Etkileri çok güçlü!

 

9 Haziran Haftasının Astroloji Gündemi

ASTROLOG SEMA SİDAR

 

Merhaba sevgili Temiz Magazin okuyucularım, hepimize sağlık, huzur ve neşeyle dolu bir hafta diliyorum. Gökyüzü bu hafta bizlere oldukça yoğun ve anlamlı mesajlar taşıyor. Gezegenler yavaş yavaş kendi yerlerine yerleşmeye başlarken, iç dünyamızda da düzenleme yapma ihtiyacımız artıyor. Hafta boyunca duyguların belirleyici olduğu bir atmosfer hâkim olacak. Ait olduğumuz yerleri, köklerimizi, geçmişle olan bağlarımızı sorgularken; bir yandan da sınırlarımızı yeniden tanımlama çabası içinde olabiliriz. Ve tüm bu duygusal sürecin sonunda, hafta kapanışında bir dolunay gerçekleşecek. Bu dolunay, yalnızca gökyüzündeki bir döngünün değil, içsel bir farkındalığın da zirveye ulaşmasını temsil ediyor.

MERKÜR YENGEÇ BURCU'NA GEÇİYOR: İletişim dili yumuşayacak, şefkatli diyaloglar ortaya çıkacak

Haftaya, 9 Haziran Pazartesi günü Merkür’ün Yengeç burcuna geçişiyle başlıyoruz. Merkür; zihni, iletişimi, öğrenme ve ifade biçimlerimizi yöneten bir gezegendir. Yengeç burcu ise duygular, aidiyet, aile ve geçmiş temalarıyla ilişkilidir. Bu nedenle önümüzdeki birkaç hafta boyunca (26 Haziran’a kadar) akıl değil, kalp konuşacak. İletişim dili yumuşayacak; sezgisel ve şefkatli diyaloglar ön plana çıkacak. Ancak bu dönem aynı zamanda alınganlıkların da artabileceği bir zaman dilimi. Özellikle geçmişe dair konular gündeme geldiğinde, eski kırgınlıklar tekrar su yüzüne çıkabilir. Bu süreçte geçmişe özlem, nostaljik düşünceler ve çocukluk anıları daha fazla aklımıza gelebilir. Zihinsel olarak bir hafıza taraması yaparken, duygusal olarak da bağlarımızı yeniden gözden geçirme ihtiyacı hissedebiliriz. Karar almakta zorlanabilir, duyguların etkisiyle daha hassas davranabiliriz. Bu nedenle veri odaklı işler, mantıksal çözümleme gerektiren süreçler için uygun bir dönem olmayabilir. Ancak duygusal bağ kurmak, empati geliştirmek ve içsel rehberlikle ilerlemek isteyenler için son derece destekleyici bir atmosfer var. Unutmayalım; bu dönemde sezgilerimiz oldukça güçlü çalışacak. Hatta bazı haberci rüyalar dahi gündeme gelebilir.

Jüpiter’in Yengeç burcundaki bir yıllık yolculuğu, köklerimizle bağ kurarak gerçek berekete ulaşma zamanını başlatıyor.

10 HAZİRAN: JÜPİTER YENGEÇ BURCU'NA GEÇİŞ YAPACAK

10 Haziran itibariyle bolluk, bereket ve genişleme gezegeni Jüpiter, yüceldiği burç olan Yengeç’e geçiş yapıyor. Bu geçiş, 30 Haziran 2026’ya kadar sürecek ve yaklaşık bir yıl boyunca duygusal, ailevi ve köksel temalar ön planda olacak. Astrolojide Jüpiter; şans, büyüme, deneyim, öğretmenlik ve hem maddi hem manevi anlamda zenginliklerle ilişkilidir. Yengeç burcu ise ev, yuva, aile, annelik, koruma ve aidiyet duygularını temsil eder. Bu nedenle Jüpiter’in Yengeç burcundaki yolculuğu, hayatlarımızda ev teması etrafında gelişecek dönüşümleri işaret ederken; aynı zamanda duygularımıza, köklerimize ve sevdiklerimize daha fazla alan açmamız gerektiğini de hatırlatıyor.

Bu dönemde ev almak, taşınmak, aileyle ilgili uzun vadeli kararlar vermek, çocuk sahibi olmak gibi temalar gündeme gelebilir. Annelik duygusu artabilir, aynı şekilde geçmişe ve çocukluk anılarına yönelik farkındalıklar gelişebilir. Aile bağlarını güçlendirmek için doğal bir istek duyulabilir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta var. Jüpiter astrolojide her ne kadar bereketle anılsa da aynı zamanda büyütücü bir etkidir. Yani olumlu olanı da olumsuz olanı da büyütme potansiyeli taşır. Bu yüzden ailevi ilişkilerde var olan problemler, bastırılmış duygular ya da çözümlenmemiş meseleler de bu süreçte daha görünür hale gelebilir. Yengeç teması geçmişle ve duygusal hafızayla çok ilgili olduğundan, eski kırgınlıklar tekrar gündeme gelebilir. Bu etkileri doğru yönetebilmek adına duygulardan arınarak yaklaşmak, deneyime ve çözüme odaklanmak oldukça önemli olacak.Jüpiter Yengeç geçişi 12 yılda bir gerçekleşen bir döngüdür. Dolayısıyla bu süreç, etkileri itibarıyla hem bireysel hem de kolektif düzeyde kıymetli bir fırsat sunar. En çok etki alacak burçlar arasında Yengeçler olacak. Onların fırsat dolu zamanları başlıyor..

 

 

Genel olarak ise bireysel isyanlara, aileden kopma eğilimlerine veya fazla bağımsızlık arzularına karşı da dikkatli olmak gerekir. Zira aidiyet duygusunu göz ardı ederek bireysel özgürlük aramak, içsel huzursuzlukları büyütebilir. Jüpiter’in gerçek bereketi, sevgiyle bağlantı kurabildiğimiz alanlarda ortaya çıkar. Sağlık açısından ise bu süreçte özellikle göğüs bölgesi ve mide hassaslaşabilir. Sindirim sistemiyle ilgili rahatsızlıklar artabilir. Özellikle duygusal yeme eğilimi dikkat edilmesi gereken bir konu olacak. Kilo artışı, özellikle evde geçirilen zaman arttıkça daha belirgin hale gelebilir. Bu yüzden sağlıklı beslenmeye özen göstermek ve bedensel duyarlılıkları ihmal etmemek önem kazanacak.

Ülke haritamız açısından baktığımızda ise Türkiye’nin yükselen burcu Yengeç olduğundan, bu geçiş Türkiye açısından da önem taşıyor. Ulusal kaynaklar, tarım, iç üretim, aile yapısı ve toplumsal değerlerle ilgili konularda genişleme, gelişim ve yeniden yapılanma süreçleri önümüzdeki bir yıl içinde daha çok gündeme gelebilir. Ekim ayına kadar olan dönemde bu temaların ne yönde şekilleneceğini daha net göreceğiz.

Sonuç olarak, Jüpiter Yengeç süreci bizlere içsel güvenlik ihtiyacımızı hatırlatıyor. Evde hissettiğimiz yer yalnızca duvarlar arasında değil, kalpten bağlı olduğumuz her yerde olabilir. Bu nedenle, hem içsel hem fiziksel alanlarımızı sevgiyle inşa etmek, bu döngünün sunduğu bereketi en iyi şekilde değerlendirmemizi sağlayacaktır.

“Jüpiter’in Yengeç burcundaki bir yıllık yolculuğu, köklerimizle bağ kurarak gerçek berekete ulaşma zamanını başlatıyor.”

Haftanın en önemli gökyüzü olaylarından biri 11 Haziran Salı günü saat 10:43’te gerçekleşecek olan Yay burcundaki dolunay olacak. Bu dolunay, halk arasında “Çilek Dolunayı” olarak da anılıyor. Bu isim, Kuzey Yarımküre’de Haziran ayının çilek hasadına denk gelmesinden geliyor. Ülkemizde bu ad çok kullanılmasa da mevsimsel doğa döngüsünü sembolize eden bu isim, bu dolunayın ruhunu da taşıyor: olgunlaşmak, farkına varmak ve içsel olarak tamamlanmak.

YAY BURCU'NDA DOLUNAY

Yay burcundaki bu dolunay, bilgi, bilgelik, deneyim, yolculuk ve yüksek farkındalık gibi temaları ön plana taşıyor. Bizleri kendi içsel öğretmenimizle yüzleştiriyor; “Ben kimim, ne biliyorum ve bu bilgiyle ne yapıyorum?” sorularını tekrar gündeme getiriyor. Dolunaylar genel olarak duyguları öne çıkarır ve bu dolunayda da içsel çözümlemelerimizi duygularımız üzerinden yapacağız. Ancak bu süreçte bağlılıklarımızla ve bağımlılıklarımızla da yüzleşmemiz mümkün çünkü dolunay, gökyüzünde kuzey ve güney ay düğümlerine kare açı yapıyor. Yani geçmişle gelecek arasında içsel bir gerilim hattı kuruluyor. Ancak destekleyici bir unsur olarak, dolunayın Mars ile yaptığı olumlu açı devrede. Bu da Yay burcunun doğasında bulunan liderlik, özgürlük ve vizyon konularında bizi cesaretlendirebilir. Özellikle eğitim, yabancı diller, yurtdışı bağlantılı işler, seyahatler, yayıncılık, felsefi arayışlar gibi temalarda harekete geçmek isteyebiliriz. Yay burcu astrolojide hedefi simgeler. Ok ve yay gibi, bu dolunayda da enerjimiz hedefe odaklı olacak. Ne yöne gideceğimizi biliyorsak, bu dolunay bize güçlü bir “fırlatma enerjisi” sunabilir.

Bu dolunayın karşısında, İkizler burcunda yer alan Güneş, Bellatrix sabit yıldızıyla kavuşumda olacak. Bu yıldız, gözlerle ilgili hassasiyetleri tetikleyebileceği gibi, başarıyı hak etme, emek verme ve bulunduğun konumu gerçekten doldurabilme konularını da gündeme taşır. Eğer bir konuda bilgi ya da deneyim eksikliği varsa, bulunduğun yer ya da taşıdığın unvan sana ağır gelebilir. Bu da dışsal olarak eleştiri, haksızlık ya da iftira gibi deneyimlere açık bir zemin yaratabilir. Ama diğer yandan bu yıldız, savaşçı bir ruhu da temsil eder. Yani hem Yay’ın yüksek idealleri hem Mars’ın cesareti hem de Bellatrix’in mücadele gücü birleştiğinde, bizi içsel olarak daha güçlü hale getirecek sınavlarla karşılaşabiliriz.

Yay burcu fiziksel olarak damarları, dolaşımı, uylukları ve bacakları temsil eder. Bu dönemde bu bölgelerle ilgili sağlık kontrollerinizi ihmal etmemeniz faydalı olur. Aynı zamanda bu dolunayda hayatınıza hareket katmak, spora başlamak, yürüyüşlere çıkmak çok destekleyici olabilir. Psikolojik olarak ise yetersizlik hisleri, “ben bu konuda geri kaldım” düşünceleri artabilir. Ancak bu hisleri bastırmak yerine, bir kursa başlamak, eğitim almak ya da gelişmek istediğiniz konuda harekete geçmek, bu dolunayı en verimli şekilde değerlendirme yollarından biri olur.

Dolunay etkisi yaklaşık 7 gün boyunca hayatımızda etkili olacak. Yay burcu değişken bir burç olduğundan, bu süreçte fikirler değişebilir, alınan kararlar netlikten uzak olabilir. Bu nedenle çok uzun vadeli planlar yapmak için uygun bir zaman değil. Ancak motivasyonumuzu artıracak, bize ilham verecek projelere yönelmek, hedef belirlemek ve o hedef doğrultusunda kararlı adımlar atmak için oldukça güçlü bir dönem. Bu dolunay bize hem içsel bilgeliğimizi hatırlatıyor hem de hayatta neyin peşinden gittiğimizi sorgulatıyor.

15 Haziran’da haftanın kapanışında oldukça zorlu iki etki var. Jüpiter, burç değiştirir değiştirmez Satürn ile zorlayıcı bir açıya girecek. Bu durum, hayatımızdaki fırsatların otorite figürleri tarafından kısıtlandığı bir noktaya geçiş yapmamıza neden olabilir. Ailedeki baba figürü daha baskın hale gelebilir ve bizi manipüle etmeye çalışabilir. Bu dönemde yaşça büyük, otorite temsilcilerine karşı daha mütevazı davranmalı ve onlardan deneyim kazanmayı hedeflemeliyiz. Yaklaşık bir ay sürecek bu etki, özellikle Haziran sonuna doğru daha da belirginleşebilir. Liderlik vasıflarımızı ortaya koymakta zorlanabiliriz, kendimizi bir yere ait hissetmeyebiliriz ve evle ilgili konularda problemler yaşayabiliriz. Duygularımızı yönetmekte zorlanabilir, öfke kontrolü ile ilgili sorunlar yaşayabiliriz. Bu süreci sporla ve fiziksel aktivitelerle daha sağlıklı bir şekilde atlatabiliriz. Haftanın bir diğer zorlu etkisi ise Mars ve Uranüs arasındaki sert açı olacak. 15 Haziran’da etkisini gösteren bu açı, isyan gezegeni Uranüs ile savaş gezegeni Mars’ın çatışması anlamına geliyor. Bu da maddi ve manevi beklenmedik kayıplara sebep olabilir. Egomuzun zarar verici taraflarıyla yüzleşebilir, insan ilişkilerinde duygusal zorluklar ve içsel kırılmalar yaşayabiliriz. Yapmak istediklerimiz ile yapabileceklerimiz arasında zorlanmalar olabilir. Bu etki, inişli çıkışlı bir döngüyü beraberinde getirirken, içsel gücümüzle yüzleşmemize de neden olabilir. Aynı zamanda bu sert açı, doğal afetleri, toprakla ilgili sıkıntıları ve özellikle deprem riskini tetikleyebilir. Banka işlemleri, dijital şifreler, sistemsel güvenlik konularında dikkatli olmalıyız. Uçak seyahatlerinde aksamalar yaşanabilir. Ayrıca cildimiz bu dönemde yanıklara karşı daha hassas olacak. Güneşe karşı korunmakta fayda var. Bu açı 20 Haziran’a kadar devam edecek.